Jang Tae Sang zengin bir adamdır. Gyeongseong'daki Bukchon çevresindeki en çekici adam olarak biliniyor. Aynı zamanda bölge hakkında güvenilir bir bilgi kaynağıdır. Durumlara hızlı tepki verme yeteneği, keskin içgörü ve sosyallik gibi yetenekleri onu şu anki konumuna getirdi. Kısa süre sonra Yoon Chae Ok'la yakınlaşmaya başlar ve bu da onun bir kişi olarak önceliklerini yeniden değerlendirmesine yol açar.
Yoon Chae Ok, todugun (kayıp insanları bulan kişi) olarak ünlüdür. Küçük bir çocukken babasıyla birlikte Mançurya ile Çin'in Şanghay kenti arasında seyahat etti. Hayatı kolay değildi ve o sırada nasıl hayatta kalacağını öğrendi. Silah atma, bıçak kullanma ve makine kullanma becerilerini geliştirdi. Annesi 10 yıl önce kaybolmuştu. Yoon Chae Ok, annesini bulmak için Gyeongseong'a gelir. Orada Jang Tae Sang'la ilişki kurar. Bir dizi gizemli kayıp vakasını takip ederler ve korkunç bir gerçekle karşılaşırlar.
efsane güzel bir dizi yapmışlar bayıldim.. Park Seo Joon’da rolünün hakkını vermiş çok yakışmış role.. :)) çeviri için teşekkürler admin.. 🙂
İlk bölümden anladığım kadarı ile Japonların Koreliler üzerindeki biyolojik deneyini anlatıyor. Gerçekmi değilmi bilgim yok ama biraz bildiğim başka bir konuyu anlatayım. Japonlar’ın ne kadar vahşi bir soy olduğunu göreceksiniz. Şu an medeni modern görünüyor olabilirler ama güç ellerine geçtiğinde ibrani kökenliler kadar vahşileşiyorlar.
Benim bildiğim dünyada insanlara karşı ilk kimyasal savaş deneylerini yapanlar Japonlar. 1931 de Kore nin kuzeyindeki Mançurya denen büyük bölgeyi işgal ile işe başlıyorlar, sonra Kore ye iniyorlar ve 1937 dede Çin’i işgale başlıyorlar.
Çinlilerin bir kısmını toplayarak üzerlerinde kimyasal deneyler yapıyorlar. Çin’li kadınları toplayıp Japon askerlerinin cinsel ihtiyaçlarını gideriyorlar.
İkinci dünya savaşı zamanlama olarak Japonyanın Çin’i işgalinden sonra başlayıyor. amerika Japonyayı 1945’de yendikten sonra, Çinliler üzerinde kimyasal deneyler yapan japon bilim adamlarını alıp amerikaya götürüyorlar. Bu japonlar amerika labaratuvarlarında amerikalı bilim adamlarını eğitiyorlar. İkinci dünya savaşında Almanya’da yahudiler üzerinde deneyler yapan nazi bilim adamlarınıda amerika ve ingilizler alıp aynı amaçla kendi ülkelerine götürüyorlar. Bir kısmınıda Arjantin’e taşıyorlar. Sonuçta amerikanın elinde insanlara saldırmak amaçlı üretilen kimyasalların uzmanı japon ve genetik uzmanları nazi bilim adamları var.
Sonra amerika bu bilgiler ile Küba’ya kimyasal saldırı yapıyor.
1961 sonrası Vietnam da Vietnamlılar üzerinde kullanıyor. Yüzbinlerce vietnamlı bu kimyasallarla ölüyor. Amerikan askerlerinide etkilediği söyleniyor. abd Bunların hepsini inkar ediyor.
Daha sonra Afrikada belli hedeflere yönelik yeni yeni hastalıklar ortaya çıkmaya başlıyor. HIV, Ebola.
Çin güçlenmeye başladıktan sonra ise Çin de çeşit çeşit salgın hastalıklar baş göstermeye başlıyor. Kuş gribi, Domuz gribi, Covid.
2014 de Ukrayna’da amerika destekli darbe oluyor ve amerikanın adamı başa geçiyor. Ukrayna amerikanın kontrolune giriyor.
Daha sonra 2022 Ukrayna-Rusya savaşı başlıyor ve Ukrayna topraklarının bir kısmını işgal eden Ruslar, pek çok amerikan labaratuvarı buluyorlar. Bu labaratuvarlarda belli genlere yönelik ölümcül biyolojik silahlar geliştirilmeye çalışıldığı ortaya çıkıyor. Rus vatandaşları ve Çin vatandaşlarının genlerine yönelik biyolojik silahlar geliştirildiği ortaya çıkıyor.
Japonların Çin lilere yaptığından yola çıkarsak, Kore dede benzerini yapmış olma ihtimalleri mevcut. Yada Kore liler Çinlilere yapılanı, dizide kendilerine uyarlamışlardır. tabi film olduğundan gerçeğe yakın olmasını beklemeyin.